22 Mayıs 2010 Cumartesi

YUKSELME,2012,YONSUZ DALGALAR,ET ILETISIMI,BOLLUK,DNA VE UFO’LAR! BIR ARADA BUTUNUYLE ELE ALMAK.


YUKSELME,2012,YONSUZ DALGALAR,ET ILETISIMI,BOLLUK,DNA VE UFO’LAR! BIR ARADA BUTUNUYLE ELE ALMAK.


“K cemberinde garip bir sey olusmakta” Bill ve Ted.

Gercekten garip bir sey olusmakta , ne kadar garip olursa o kadar iyidir. Yukselme ne yapar, 2012 yonsuz dalgalari, ET ile iletisim, bolluk, DNA ve UFO’lar da ortak olan nedir? Bunlarin hepsi , yonsuz vorteks’in nicelik olgusuyla ayni ilkelerde calisir. Yonsuz Vorteks nedir diye sorarsaniz, hepsi dalga ve dalga binicileri hakkindadir, yildiz tohumlari ve gumus sorfculeri bu sizin icin. Dunyamizda bugun , iki cift sistemimiz vardir. Bizim dogal enerjimiz ki bu ayni zamanda prana , chi, orgone olarak bilinir, bir de “Sentetik” enerjimiz vardir. Bu , insan oglunun yaptigi elektomanyetik enerjidir. Elektromanyetik enerji , etkisinin olmasina ragmen dogada gozukmez, elektromanyetik dalgar,dogada ki etkisi indiklenebilir(uyarilmis) fakat sebeb olamazlar.

Eger sizler simdiye kadar , bilimin hala enerjinin ne oldugunu bilmiyor oldugunu merak ediyorsaniz, nedeni; bilim sadece etkiyi calisir. Biz hala elektirige neyin sebeb oldugunu bilmiyoruz. Bugun , yaptigimiz , Olimpus dagindan Zeus’un yildirimlarinin engelinden geldigini dusundugumuz zamanlarda ki gibi dusunuyoruz ve elektirigin nerden geldigini bilmiyoruz. Elektromanyetik enerjinin nedeni ve enerjinin esasli ilkeleri, yonsuz vorteks formu veya yonsuz dalgaya turetilir. Bir toprak parcasinin cizgisini gectiginiz zamana , cikmasi dogal olan bir enerji akisinin boylamsal bir dalga sinirini geciyorsunuz veya bir vorteksten geciyorsunuz. Bu enerji akisi , bizim bilimsel calismalarimizdan cok farkli isler. İki cocugun, atlama ipini siki ve dumduz tutup ,bir delik aciyor oldugunu gozunuzde canlandirin. Baska bir cocuk, onlarin bilegine fiske vuruyor ve kucuk bir dalga ,ipin bir ucundan obur ucuna dogru hareket ediyor. Bu sentetik enerjidir,EMF’dir , caprazlama dalgadir. Orta uzayin (ip) oldugu enine dogru uzanmasi icin zaman alir, yavastir buyuk meafeleri ortmesi icin bir cok enerjiye ihtiyaca duyar.

Simdi , dalganin baska bir tipini hayal ediniz. Bu sefer cocugun bilege fiskeyi vurmasi yerine , cocuklar ipe biraz asilma yapsinlar. “Dalga siniri” icin, ipin diger ucuna varmasi ne kadar zaman alir? Derhal gerceklesir. İki cocuk ipi ileri geri ceker ve birbirleriyle aninda baglantiya gecebilirler. Ve enrji, herhangi bir kayba ugramadan cevrilir ve kullanilir. Bu boylamsal bir dalga siniridir. Basincin uzerine temel alinir. Asilmak (basinci artirir) birakmak(daha asagi basinc) “His” hemen, tum sistem boyunca hissedilir.
Bu , enerjiyi iletmenin ve degistirmenin dogal yoludur.
Havada boyle calisir, sizin sinirsel uyarilarinizda boyle calisir, Ying ve Yang birbirleriyle gayretsizce etraflarinda bu sekilde dans eder ve sonsuzluk icin enerjilerini boyle korurlar. Enerji asla, kaotik bir kirilmada israf edilmez , sadece etrefta hareket eder.
Bu , yonsuz dalgadir veya bazilari onlara notrino tanecikleri der. Dalga ve tanecik. Donme dogasina baglidir. Yonsuz niceligin dalgalari, Yin yada Yang’dir. Tanecik ve Yang onlarin kendi sonsuz sevgi zaman alaninda vortekste birlesimidir ve mukemmel dengeli birlikteliklerine duyduklari cazibedir.

Bizim dunyamiz, mukemmel biyolojik bir sistemdir, engin bilincin buyuyen gelisen bir yasamidir. Bir elektirik sistemi olan dunya, dev bir kondansator gibi davranir, butunuyle onun enerji sistemlerine katkida bulunan , kendi vorteksleri, meridyen sistemi ve biyolojik sistemleriyle kendini tamamlar.
Eger gezegenler konusabilseydi,(ki konusuyorlar) , yonsuz dalgalarla iletisim kurarlardi. Uzay ve zamanda , uyarilar (impuls) uzay ortaminda Mors alfabesi gibi cekirdekten disari yolculuk yaparak ve ayarlayarak gider. Nefes iceri.. Nefes disari . Yansit. Bu titresimler , basincta degisimler ,meydana gelen galksilerde herhangi bir yerde hemen bulunabilir. Nefesi disari vererek dunya, sinyali almaya hazir olduguna isaret eder. Evren, ilettigi zaman , dunya nefesi icine ceker.

Eger biz, realite hakkinda kendi sinirli bilgilerimizi kullanarak , nefes alan ve impuls verebilen gezegenleri taklit eden benzer bir “Mekanik” sistemi insa edebilseydik ne olurdu? Elektiriksel gucuyle gezegenler , kuresel bir kondansatordur. Positif bir iyon(Yin boslugu) kuresiyle, negatif iyon , solar “ dunya negatif yer parcasi” Yang.Enerjinin negatif ve pozitif geriye ciksi modern bilimin kafalarini karistirdi. Yani geleneksel akim ve elektirik akimi. Onlar buna karsidir. Enerji (yuksek basinc, madde, enerji) , dunyadan uzay bosluguna akar. (Alcak basinc , kutlesizlik) . “ Ben, Marst’ta yasayanlarla temasi kurdum”! Bunlar,Nikola Teslanin sozcukleriydi, modern elektirik caginin oncusunun. O , sizin bilgisayariniza guc saglayan AC ( dalgali akim) sistemine baglanmisti. Coax tv kablolu yayin, neon isareti, Elektirik motorlar, Radyo, Yuksek Voltaj frekansi kondansatoru ve yonsuz dalga jeneratorerleri.( Daha sonra gizlendi).
Nikola Tesla Marslilar’la temas krudugunu soyleyen tek kisi degildi. Gregory Hadowanec kondansatorlerle calisisan cok bilinmeyen bir arastirmaci, Mars’sin gunesi gectigi ve gunes sisteminin ayni kenarinda dunyaya katildigi zamanda aktif olan bir iletetisim sistemi yaratti. O da, Marslilalar’la temasa gectigini ileri surdu.

http://www.rexresearch.com/hodorhys/hodomars.htm
Bizim , burnumuzun dibinde ki ET iletisimine cevabimiz var miydi? Diger arastirmacilar, yer cekimi kesme etkisinin (Mahiyeti henüz keşfedilmemiş bir enerji sahasının, roket araçları ve insan vücudu gibi kütleler üzerinde yer çekim kuvvetini kaldırdığı veya azalttığı sanılan etki )
patatentlerini gelistiren ve askeriyeyle birlikte 30 yil ustunde kuresel kondansator iletisim sistemlerinin uzerinde calisan unlu Thomas Townsend. Garip kuresel antenler, en gizli askeri ustelrin uzerinde goruldu. Bu teknolosjinin saklanmasina sasirmamali. Cunku yonsuz dalga, chi enerjisi,bizim bildigimiz gibi enerjinin esas nedenidir , ayni zamanda yercekiminin esas nedenidir. Eger biri chi’ye hakim olunabilirse, yercekimine de hakim olabilir. Yonsuz nicelige hakim ol ve yercekimini fethed ve gercek ozgur enerjinin bolluguna dokun. Kozmoza giris kapisi, simdi aciktir.

Baslangicta boslugun sakin suyuydu. Siyah hiclik, sonra tek dusunce hicligi aydinlatti ve dualite, isik ve karanligin arasinda olusturuldu.ilk potansiyel. Bu ilk polarite idi. Bu iki karsi sey, birbirlerinin etrafinda dans etti varligin menifestosu ile buyuledi ve bundan sonra her an yeni dusunceler menifesto edildi, gelisimin sinerjisi ve bilinc bu bir tek zamansiz andan sicramisti. O , ilk an , ilk dusunce , ilk sozcuk.
Hadi teknik olalim, Nikola Tesla ve diger bagimsiz arastirmacilar yonsuz enerjinin fiziksel ve teorik modeli anlamaya basladigindan beri bir sonuca vardilar...

iki zit kutup bir toroidal (yuzuk seklinde) vorteksle birlesir.
Hareket, helezon sekli ile cemberde yolculuk yapar.
Es zamanli bir sekilde ceker ve puskurtur.
Kendi ayni zamanda resone (tinlar) olur ve resone olmaya neden olur.
Dogaldir .
O bir Galaksidir.
O bir boradir.
O bir kasirgadir.
O bir deniz kabugudur.
O bir DNA’dir.

Yonsuz dalgalar, hem bir ice alinan nefes formunu hem de verilen nefes formunu alir. Onlar birlikte , vorteks dalaga tanecigini olusturur. Bazilari buna notrino diyor. Ama tekil yonsuz dalga, ayrilan bir cift kutuptur. Ve enerjisini dengelemek icin tersini arayacaktir. O , sadece kendisinin gercek ikiz alevini aramaktadir.

Nikola Tesla deneylerinde , kablolar olmadan enerjinin akmasi icin, tekil yonsuz dalga cift kutuplu vericilerini yaratti ve alicilar, yayimin resonesi frekanslariyla denklesti. Alicilar , kendini topraklamak icin o ozel dalgasi icin coklu evrenin boyutlarinda tekmis gibi davrandi ve kendini dengeledi. Boylece enreji, (sarmal bobin) bir bobinden baska bir sarmal bobine gecirilebildi. Bunu yapmak icin, enerjiyi , hem verici ve alicinin bobinlerinin fiziksel boyutlarina es impuls ve dusen dogru frekansi bulmak zorundadir.

Boylece , bobin bilgiyi yollayabilir ve vericinin frekansina denk olan bir vericinin resonansina denk olan verici veya alicilardan baska bir aliciya ozel hedeflenen bilgi enerjisini alabilirdi. Veya daha genis bant iletisiminin yollanabildigi armonikleri kullanarak bir cok frekansi gecerek galaktik yayin yapar.

Dna’nin ozel bir hucreyle ve hem de tum vucut hucreleriyle nasil iletisim sagladigini dusunuyorsunuz? Ozel sinyaller ve ozel armonikler ve frekanslarla. Ruh’ta ayni yontemle maddeyle iletisim ve etkilesimde bulunur. Ruh yonsuz niceliktir, madde de anten , verici ve alicidir.

Siz , bu soylesinin nereye gittiginin heyecanini yasiyormusunuz?

Oregone enerjisini , chi , meridyenler , parana vb. enerjileri arastiriniz , bunlar son yillarda patlak verdi. Bunlarin hepsi iyi maksat icindir. Sonunda bulmacanin parcalari bir araya geliyor. Ve tam zamaninda. Ne icin tam zamani?

Yonsuz enerjinin en yuksek yogunlugu, donen vucudun ekvatoral yuzeyinde bulunur. Kasirganin ekvatorunun icinde bulunur. Yasam kuvveti, en kuvvetlisidir. Bir tekerlegin fren sistemi gibi disariya dogru yayilir fakat daha kalin ve doludur. Mesafeyle yogunlukta azalmak , ama olma halini tamamen durduramamak. Sadece farkli yogunluklar vardir. Dunyamiz , gunes sistemimizin ekvatoral duzleminden gectigi zaman , capraz gecisi yasayan biz, gunesin ekvatoru , cok guzel bir sekilde yonsuz notrino enerjisini aliriz. Biz bunu ,buyulu ekinoks diye biliyoruz. Biz bunu yilda iki kez yasariz. Bu enerji tekmesi, dunyanin canli sistemlerine chi yonsuz nicelik notrino enerjisinin ozumlenmesini saglar.

Frekans , buyuk bir cesitlilikle dunya ve maddenin icinden gecer, bizi etkileyen ve bizim enerjimizle resone eden sadece bir vorteks vardir. Bu notrinolar, bizde kalitsal duzeyde birbirini etkiler. Bunlar , DNA reseptorlerin (Canlı protoplazmanın toksinler veya besin maddeleriyle birleşmeye yarayan molekül grubu ) alicilari araciligiyla isik bedenimizi ve ruhumuzu ve gezegeninin ic gunesini, spiral toroidal (halka seklinde) vorteks, alinanan enerji ve bu enerjiyi atomik madde ve us ogelerini kimyasal molekullerin insasinda dunyada icten disa buyuyen enrjiyi aktaririr , butun yasayan sistemlerde oldugu gibi.
Bizim gibi, bizim gercek yiyecek kaynagimizdir ve sayida onun musaitlgi ,var oldugumuz uzayda bu malzemenin yogunluguya iliskilidir. Bizim fiziksel uzaysal yerimiz , bizi etkiler.

Ay ,gunes ve dunyanin arasindan gectigi zaman ve tutulma gerceklestigi zaman , bu notrinolar , bizim gezegenimizin yuzeyine bir isin gibi odaklanirlar. Tibki bir cam kuresinden isigin gecmesi gibi. Yurutulen testler , yonsuz duzeylerin, bu isigin merkezinde +%1000 kere artirdigini gostermistir. Lakin , bir golcukte meydena gelen dalgalanmalar gibi enerji, titresimlerde dalgalanir, yuksek ve alcak dalagalari yaratir, bazen %50 ‘ i kadar dusuk enerji gezegensel yuzeyin icinden gecen dalgalarin dalip cikmalarindan daha az enerji o derece dusuktur.

Tarih , tutulmanin gucunu efsane ve hikayeleriyle ,ayin yuzeyinde dusen golgeyi fiziksel ve psikolosjik yikimlar yasayanlarin uzerinde gostermistir. Fakat , bir kac kisi , bu isinin buyuk buyusunun gucunu elinde tutup merkezin aramaganlarini bicebilmistir. Chi enerji duzeyi bin kivrimi artirabilir. 1000 insan, bir ekinoksta bu enerjinin isininda toplandigini hayal ediniz. Bu buyuk buyunun gerceklestigi zamandir. Bu yuzden , bu olaylari izlemek dini liderlerin istegiydi. Bunun anlami ve anlayisinin uzun zaman once kaybolmasina ragmen, simdi kendini bir daha aciga cikarmaktadir.


Bu isin dunya cekirdegine dokundugu zaman, bizler mutlak sismik ve dunyasal olaylari yasariz ve dunya bu enerjiyi tezahura donusturur. Bu gozlemlenebilir ve olculebilir. Etkiler , felaketlerden ayrilabilir , kutuplar ters donebilir ve dramatik potansiyleller olarak yararli olan iklim degisiklikleri olabilir.


Calismalar , acikca vurgulamistri ki, insan DNA’si stres durumunda burulup iletisimini kapatmaktadir. Alicilar kapanir. Bu kendini koruma mekanizmasidir. DNA fizikselin icine , ruhtan gelen yaratici enerjiyi kanalize ettigi gibi , stresli kosullar altinda yaratici surec durdurulur. Yaratma ve fiziksellik hepimizi zayif dusurebilir ve DNA’nin kendini savunma mekanizmasi olamadan ve kendisini stes sirasinda kapatma sistemi olmadan , uzun zaman once korkularimizi ve kuruntularimizi tezahur ettirerek kendimizi yok etmis olacaktik.

Fiziksel vucut baris icinde oldugu zaman, stresten ozgur , sevgiyi yasariz DNA bu durumda dogal enerjiyi yakalamak ve bu duzlemde hayati tezahurunu ceseretlendirmek icin gensleyebildigi kadar genisler. Bu durum yasam agacini besleyen canli nehirdir. Sizin DNA’niz icin siz bir nehir ve agacsiniz! Her zaman ekinoks ve tutulmalar esnasinda keyifleriniz iyi olsun ve o zaman siz, size karsi comert bir hayat yasarsiniz. Ani onurlandiriniz ve bu onurlandirmayi her ana genisletiniz ve sonsuz keyif ve sevinci deneyimleyiniz. Bu kendini besleme , yaratimdir. Bu her zaman bu yolla tasarlanilmistir.

Her yil ocagin 1’i ozel bir gunu isaretler. Bizim yillik takvimiz ,gelecegimizde ki yildizimiza , Sirius’ a yakin oldugumuz zaman, yilin bir gunuyle baslar. Sirius Samanyolu galaksisinde , galaktik kolumuzdur ,bizim biraz ilerimizdedir .Bizim gunes sistemlerimiz , bir tupte ki tanecikler gibi bu kolun etrafinda helozon cizerek gider, etraftinda helozon cizerek doner de doner. Sirius , dunya icin nokta adam gibi hareket eder. Bizler , uzayda yolculuk yaparken , Sirius yuzlerce , yuzbinlerce yil once bu yolculugu tamamlamisti.

Ben , simdi hepinize resmen Zamanin sonuna hosgeldiniz diyorum.
Bildigimiz gibi dunyanin sonudur... ve ben iyi hissediyorum.

Bir toroid olarak galaksiyi gozunuzde canlandirin , butun yildizlari sarmalin etefinda geriyor olan , kendilerinin enerjik alanlaridir. Bizim kucuk gunesimiz kosmosta refaransini yapar. Nazikce , Galaksinin yonsuz alanindan , yuksek ve alcak muhtelif yogunluklarda referans yapar. Bu periyotlar , uzun zaman once atalarimiz tarafindan haritaya dokuldu ve Zodyak ve diger zaman periyodlarinda da kaydedildi. Maya’lilar , zamanin bu donemini kaydetti, onlar bilincin gelisimini haritaya doktu ve onun baslangicini ve son periyotlarini tahmin ettiler. Kendindne kendisini besleyen yilanin , Orobous’un basi ve kuyrugu. Bizler , Orobous’un kuyrugunun ucundayiz , onun agzindaki vorteksten gecmek uzereyiz.


Bu , galaksinin ekvatoral duzlemi icinden gecmekle isaretlenmistir. Evet , galaktik ekinoksa giriyoruz. Ve bu , bazilarinin foton kemeri diye adalandirdigi seye giriyor oldugumuz anlamina geliyor... Hangisi gercekten yonsuz kemerdir ? Bu surec 1998’de basladi. Simdi olmakta olan budur. Ve zaman periyodlari “ zamansizlik”‘a dogru sIkIstiriyor.

Bu tam anlamiyla bizim icin ne demektir? Ben bunu cevaplayamam, fakat sunu biliyorum ,buyuk meydan okumalar ve degisiklikler getirecegini biliyorum. Dna imiz geri mi cekilecek veya yeni bir seye dogru mu genisleyecek? Her birimiz , ilahi kozmik sinyalinin , yukseltilen 1milyon kivriminda oldugu gibi, yuksek ozumuzden bir selam alacak miyiz? Bizler , dinlemeyi sececekmiyiz veya eski desenlere geri mi cekilecegiz? Kendimize inanacak miyiz veya kendimizden suphe mi edecegiz?

Doganin , egilmeyeni kirmaya yetenegi vardir. Akacakmiyiz yoksa gidecek miyiz? Bilmiyorum. Sadece , siz bunu cevaplayabilirsiniz.

Ben , dunyanin bollugunu , galaktik iletisimi ve tasimacilik, spirituel evrim, macera, heyecan, buyume ve meydan okumayi gozumde canlandiriyorum. Cevaplar , burda sizin icinizdedir.

Bir sey kesindir ki garip olan K’in cemberinin icindedir.

Group:
*x*x*x* Lightworkers Academy *x*x*x*


Ceviren : Filiz Quiroz

3 yorum:

  1. seçim zamanı , kendimize inanacakmıyız yoksa şüphe mi edeceğiz...
    cevaplar içimizde gerçektende... bir bilen yok .

    filizciğim çok güzeldi,sağ ol var ol ...

    YanıtlaSil
  2. evet akacakmıyız,yoksa gidecekmiyiz?hakikaten artık seçimizi kesin olarak yapmalıyız ki ben yaptığıma inanıyorum.canım filizim ellerine,yüreğine o güzel göxlerine sağlık sistırım bidenem.mcccuuukkk...

    YanıtlaSil
  3. HİÇ BİR BOYUT DA DEĞİŞMEYECEK KURAL
    REALİTE=(DUYGU+DŞÜNCE+İNANÇ)
    SONUÇ POZETİF İSE DEYİM YERİNDE İSE BULUDUĞUMUZ BOYUTTAN DAHA ÜST BOYULARA GİDECEĞİZ
    SONUÇ NEGATİF İSE MALESEF YA BULUNDUĞUMUZ BOYUT TA KALACAĞIZ VEYA BENZER BOYUTLARDA GİDECEĞİZ

    YanıtlaSil